Yeni Nesil Müzeler ve AVM'lerin Sinerjisi

Salı
13.09.2022
Müze, kültürel değer taşıyan unsurlardan oluşan bir bütünü türlü biçimlerde korumak, incelemek, değerlendirmek, sergilemek amacıyla toplum yararına sürekli yönetilen kurumdur.
 

Günümüzde Müzelerin insan oluşumuna kültürel olduğu kadar toplumsal katkıları da mercek altına alınarak; Müzelerin pedagojik, sosyolojik, psikolojik, eğitim ve ekonomik açılardan taşıdığı önem de vurgulanmaya başlanmıştır.

Ülkemizdeki müze olgusu her geçtiğimiz gün farklılaşmakta ve gelişmektedir. Bu nedenle her geçen gün konusunda uzman müze çalışanlarına daha fazla ihtiyaç duyulmaktadır. Müzelerimiz artık modern yönetim tekniklerini iyi bilen yöneticilere, koleksiyon yönetimini üst düzeyde sağlayabilecek sanat tarihçilerine, bilişim ve dijital ortamı gerektiği gibi kullanacak bilişim uzmanlarına ihtiyaç duymaktadır. Bu ihtiyacı karşılamak için üniversitelerimizdeki eğitim birimlerinin de her geçen gün arttığını da gözlemlemekteyiz. 

Müzeye girecek eserlerin seçimi, bakımları, onarımları, saklama ve sergileme koşulları, yöntemleri; Ayrıca tanıtımları konusunda araştırmalar yapılmakta ve her gün gelişen metotlar uygulanmaktadır. Günümüz modern müzeciliğinde dört önemli yaklaşım bulunmaktadır, bunlar; 

Sanal Müze                                                                                                             

Günümüz modern müzeciliğinde müzeler çağın modern iletişim araçlarına yönelmekte sahip oldukları koleksiyonları, özel sergileri ve tanıtımlarını modern iletişim araçlarıyla izleyicilere sunmaktadırlar. Bu anlamda modern müze, ziyaretçi bekleyen ya da çeken değil sahip oldukları modern iletişim teknikleri ile müzeyi insanların ayağına götüren 'mobil müzecilik' anlayışına yönelmektedir.

'Dokunulabilir Müzecilik 

Modern müzeciliğin günümüzdeki önemli yaklaşımlarından biridir. Bu konuda 'Philadelphia Lütfen Dokun' Müzesi önemli bir örnektir. Bu müze çocuklar için sergiler düzenleyerek kentin varoşlarındaki gruplara ulaşmış, seyyar sandıklarda taşınan müze kopyalarıyla oyun oynarken çocukları ve aileleri eğitip, bilgilendirmişlerdir.

 
Vakıf Müzeciliği           

Günümüz modern müzeciliğinde 'Vakıf Müzeciliği' anlayışı da önem kazanmaktadır. Bunun en iyi örneği 'Smithsonian Institute' dür. 1846 da Smithson Ailesinin bağışıyla kurulan bu müze günümüzde değişik alanları içeren 16 müze, araştırma merkezleri, kütüphanesi ve televizyonu kanalıyla yılda 25 milyon insan tarafından ziyaret edilmektedir.


Mobil Müze   

Modern müzecilikte müze, 'Kütüphane ve toplantı salonları, laboratuar ve eğitim bölümleri' ile bir 'kültür ünitesi' olarak düşünülmelidir. Modern müzecilikte müzeler etkinliklerini toplumun değişik kesimlerini dikkate alarak yapmaktadırlar. Sürekli sergilerin yanı sıra geçici sergiler, rehberli geziler, dia-film gösterileri, söyleşiler, seminerler ve atölye eğitimleri, modern müze etkinliklerinin başında gelmektedir. Böylece müze içerisinde eğitim gerçekleşirken diğer yandan da müzeye gelmeyi aklının ucundan bile geçirmeyen kamunun ayağına bu tür etkinliklerle gidilmektedir. Bu da 'Mobil Müze' anlayışının bir sonucudur.

Müzelerin toplumda ciddi görevler üstlenmesi gerekliliği fikirlerinin arttığı 21. yy da, dönüşen toplumsal parametrelere paralel, değer üreten, iletişim odaklı, referans kurumları gibi tasavvur edilmesi ve müzelere daha geniş bir perspektiften bakılması anlayışı oluşmuştur. Sayıca çoğalmaları, yeniden yapılanmaları, daha donanımlı olmaları vb. reaksiyonlar daha profesyonel örgütlenme ve organizasyon ihtiyaçlarını doğurmuştur. Müzelerde personel sayılarının niceliksel artışı niteliksel olarak da bir gelişim göstermeyi gerekli kılmaktadır. Bu doğrultuda planlama, sistem, kurgu gibi kavramlar fonksiyonellik adına önemlidir. Müzelerin ayakta kalması, büyümesi, fayda sağlaması adına, iyi yönetilmesi zorunludur. 

Günümüzde daha çok insana ulaşmak, diğer ünitelerle ( AVM, Marina, Ofis, Plaza, Konut vs.) sinerji oluşturmak amacıyla bazı karma projelerde müzelere de yer verilmektedir. Bu minvalde Müzeler ve AVM'ler ses getiren bazı kültür-sanat aktivitelerini birlikte hayata geçirebilirler. Müzenin ziyaretçileri ve tüm paydaşları arasında ilişkinin doğru kurulmasına dayalı bir tanıtım ve pazarlama süreci yeni müzecilik anlayışı çerçevesinde gerçekleştirilmelidir.

Eğitim müzenin en önemli işlevidir. Müzeler sadece eserlerin depolandığı veya sergilendiği mekânlar değil toplumu eğiten, bilgilendiren kurumlardır. Müzeler eğitimin çocuklar için örgün eğitimle bağlantılı olarak ve ayrıca okul dışında, yetişkinler için de okul sonrasında devam etmesini sağlar. Eğitim departmanları, birimleri, yöneticileri ve elemanları müzelerin olmazsa olmaz unsurlarıdır.

Müzecilik alanında en büyük eksik uygulama ile teorik verilerin birleştirilememesidir. Müzelerin temel işlevlerini yerine getirmeleri açısından en önemli ilke bilgiye erişimi sağlamalarıdır. Müzeler ellerinde bulunan koleksiyonlarla ilgili bilgiyi araştırmacılarla olduğu kadar sergiler ve yayınlar aracılığıyla izleyicilerle paylaşmak zorundadır. Bu nedenle günümüz müzeleri için veri tabanı oluşturmak ve envanter yazılımları kullanmak kaçınılmaz bir görevdir.

İnternetin getirdiği bir başka uygulama da dünyanın herhangi bir yerinde bulunan nesneler kullanılarak 'sanal sergiler' üretilebilmesidir. Bu şekilde insanlığın mirası tüm insanlıkla paylaşılabilmektedir. Sanal müze sergi küratörlüğü yeni bir meslek olarak ortaya çıkmıştır. Pandemi döneminde evde çok vakit geçiren insanlar müzeleri, sergileri sanal ortamda daha çok ziyaret etmiştir. 

Müzeler entelektüel zekânın artmasında ve kültür endüstrisinin gelişmesinde rol alan saygın eğitim kurumları olarak gelecekte de yaşantımızı şekillendirmeye devam edecektir. Müze gezmek insanın varoluşuna anlam yükleyen kişisel bir ihtiyaçtır. Müzeler insanların görsel algısında büyük değişimler yaratır. Bugünden geçmişe kurulan anlamsal bağlar, geleceğin şekillenmesinde de yardımcı olur.'


Gayrimenkul & Karma Proje Genel Müdürü

YENİ MAKALELER

Fırsat ve Riskleri İyi Analiz Edebilecek Yönetim Kurulları Oluşturulmalı /15.11.2024

3.Gıda İnovasyon Zirvesi’nde konuşan Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği Genel Sekreteri Güray Karacar, Türkiye’de 100 yılını aşmayı başaran şirket sayısının 60 kadar olduğunu ve günümüzün hızla değişen koşullarına uyum göstermek isteyen şirketlerin fırsat ve riskleri iyi analiz edebilecek yönetim kurullarını göreve getirmek durumunda olduğunu belirtti.

İleri Teknolojili Tedarik Zinciri Süreçleri /09.08.2024

Tedarik zinciri performansını arttırmak hiçbir zaman bugün ki kadar kolay olmamıştır. Günümüzde ulaşılabilir ileri teknoloji imkanları ve bunları yönetim süreçlerine entegre edebilecek nitelikte artan iş gücü ile işletmelerin tedarik zinciri yönetimini eskiye kıyasla daha sorunsuz ve akıcı bir biçimde gerçekleştirmesi oldukça kolaylaşmıştır.

Yeni Nesil Projeler: Akıllı Yaşam ve İş Alanları Sunan Projeler /19.07.2024

Günümüz dünyasında akıllı yaşam alanları kavramı giderek genişleyen bir anlam taşıyor. Akıllı yaşam alanlarının ilk halkasını şüphesiz yaşadığımız evler oluşturuyor. Türkiye'nin yıllık konut ihtiyacı 800 bin adete yaklaşmış durumda. Sadece İstanbul için bu rakamın 300 bin adet olduğu varsayılıyor.

Zor Dönemlerde Katma Değerli Sektörler ve Sürdürülebilirlik /04.07.2024

Satın aldığımız mal ve hizmetler dünyanın çeşitli ülkelerinden gelen girdilerden oluşmaktadır. Ancak, bu küresel üretim zincirindeki mal ve hizmet akışları, her zaman uluslararası ticaretin geleneksel ölçülerine yansıtılamaz, aynen içinde bulunduğumuz zor dönemde yansıtılamadığı gibi…

Şirketler Yapay Zekayı Hangi Süreçlerde İşlerine Entegre Etmeli? /12.06.2024

Ekmob Kurucusu ve CEO’su Sunay Şener, yapay zekada her gün şaşırtıcı gelişmeler yaşandığını belirterek, şirketlerin yapay zekayı hangi süreçlerde işlerine entegre edeceklerini bugünden itibaren tasarlaması gerektiğini belirtti.

FORUM’DA POPÜLER