Dünyanın sizin girişiminize gerçekten ihtiyacı var mı?

Yeni bir girişimde bulunmak ve başarı sağlamak özellikle içinde bulunduğumuz ekonomik koşullarında hiç de kolay değil biliyorum. Girişimin gelişme aşamalarında işler zorlaştığında ve sorunlar çıktığında, yanınızda girişiminizin risk ve sorumluluk yükünü paylaşabileceğiniz birilerinin olması şart. Sizin becerilerinizi tamamlayacak farklı becerilere sahip ortaklarınızla bir araya gelmenin avantajından ve farklı vizyona sahip bu ortaklarla yapılan fikir alışverişlerinin beraberinde getireceği pozitif etkiyi tartışmaya bile gerek yok.  Ayrıca bir girişimi yalnız başınıza kurmanız beraberinde yalnızlığı da getirecektir. Herkesin patronu olmak ve samimiyetten uzak gerçek olmayan arkadaşlıklar kurmak, tek başınıza liderlik ederken içinizi dökecek ve gerçekçi öneriler alabileceğiniz bir bağ asla kuramayacaksınız. Dolayısıyla kesinlikle yeni girişimde bulunacak kişilerin en az bir kurucu ortağı olması gerektiği kanaatindeyim.  Eğer illa bir kurucu ortak istemiyorsanız en azından güvenilir bulduğunuz kişilerden; bunlar danışman, mentor ve ya da diğer girişimciler olabilir; mutlaka destek almanızı tavsiye ederim.

Öte yandan, girişiminizde başarı yakalamak istiyorsanız, bulunduğunuz yeni girişim fikri ile kişisel bir bağ geliştirmeniz oldukça önemli. Örneğin girişimde bulunmak istediğiniz sektörde çalışma deneyimine sahip olmak ve bir aksaklık çıktığında o aksaklığa ilk elden aşina olmak oldukça önemli. Tecrübeniz bulunan sektördeki eksiklikleri bilerek; bu eksiklere cevap verebilen bir girişim fikrine sahipseniz bu dönemde oldukça şanslısınız demektir. Çünkü başarılı girişimler ya var olan sorunlara bir çözüm geliştiren ya da yeni bir ihtiyaç meydana getiren girişimlerdir. Siz yeni bir ihtiyaç oluşturmaya çabalarsanız; yeni girişiminizle ilgili bir sorun meydana geldiğinde sabahları uyanırken, akşam yatağa girerken kısaca mesai saatleri dışında da her anınızda o sorunu çözmeye odaklanır ve özellikle pandemi dönemi zorluklarının yanına yenilerini ekleyerek belirsizliklerle kuşatılmış hayatınızı daha da zorlaştırırsınız.Yeni girişimde çıkan sorunların başka birinin sorunu olmasını; hayatınızı kolaylaştırmak için riski dağıtmayı istiyorsanız girişim fikrinin başlangıç aşamasında olmayan ihtiyacı oldurmak yerine var olan bir sorunu gidermeye yönelik çözüm sunan yeni bir girişimde bulunmanızı tavsiye ederim.

Girişimcilere bir başka önerim tüketiciler ile ilgili olacak. Tüketiciler satın aldıkları ürünlerin üretildiği işletmelere kimin sahip olduğu konusunda oldukça hassastırlar. İşletme sahibinin gizli olduğu ve işletme sahibinin görünürve bilinir olmadığı bir girişim ile tüketicilerin kişisel bir bağ kurabilmesioldukça zordur. Müşteriler ilgi çekici bir kurulum hikayesine ve saygı duyulan nitelikleri bulunan işletme liderlerinesahip girişimler tarafından üretilen ürünleri daha çok tercih etmektedir.  Örneğin sosyal medyada pek çok başarılı girişim, kurucularını işletme hikayeleri ile özdeşleştirerek girişimlerinin bir parçası olarak ön plana çıkarmaktadır. Girişimcilerinindeneyimlerini paylaştığı, alçakgönüllü ve naif bir imaj çizdiği girişimler tüketiciler tarafından büyük sempati toplamaktadır. Biz bugünlerde naifliğe ek olarak insan sağlığına duyarlılığı da eklesek daha iyi olur.

Girişimcilerin görünür olması özel hayatlarının her yönü ile gözler önüne serilmesi anlamına gelmez. Ayrıca girişimciler tüketicilerle açık iletişim kurarakgörünür olmalarının yanı sıra onlarla doğrudan ve samimi bir iletişime geçerek beklentilerini dinlediklerinde; müşteri sadakatini kolayca sağlayabilir. Girişimciler böyle güçlü bir iletişimle tüketicilerinin yalnızca ürünlerini almalarını sağlamaz, aynı zamanda onlarla kalıcı ilişkiler kurarak girişimlerinin başarısının sürdürülebilirliğini de sağlamış olur.

Son günlerin en başarılı girişimleri, tüketiciye en fazla değeri sunan girişimler. Tüketiciler her zamankinden daha fazla güce ve seçeneğe sahip ve kendi beklenti ve ihtiyaçlarına tam olarak değer verengirişimleriseçip onlara sadık kalmaktalar. Dolayısıyla başarılı bir girişime sahip olmak istiyorsanız bu dönemde onların “Hayatlarını nasıl daha kolay, daha keyifli ve daha anlamlı hale getireceksiniz?” sorusunun cevabını verebilmelisiniz. Unutmayın: bu dönemde rekabet avantajı sağlamanın en kolay yolu girişimde bulunduğunuzda memnun etmeyi hedeflediğiniz tüketici kitlesini oluşturan kişilerin ihtiyaçlarını doğru belirlemekten geçiyor.

Dünyanın sizin girişiminize gerçekten ihtiyacı var mı? Girişimci adayları sizin için doğru soru bu!