Kozmik Atlas'la Kendi Gölgemizden Özgürlüğe
Kozmik Atlas: Ruhla Temasın Kapısı
Master Eğitmen ve Progressor olarak Kozmik Enerji Chutta-Zoroaster yöntemiyle, hizmet veren yazar Mehmet Levent Ünal, ilk kitabı Kozmik Atlas’ta evrenin sırlarına olan sınırsız merakımızı ve görünenin ardındaki hakikati anlama çabamızı anlatıyor. Cesur, özgün bir kitap bu, ruhla temasın içsel bir kapısı adeta.
Kozmik Atlas, son dönemlerde karşımıza sıklıkla çıkan “Kişisel Gelişim ”in sınırlarını aşan yepyeni ve sarsıcı bir okuma deneyimi. Kolay okunan, elinize aldığınızda bırakmak istemeyeceğiniz ama çok düşündüren bir kitap doğrusu. Enerji alanına ilgi duyan, bu alanda deneyim kazanmak isteyen kozmik eğitmen, operatör, danışan ve okurlar için gerçekten bilgilendirici.
Yazar, geleneksel bilim ve evrensel dinlerle eğitilip şartlandırılan insana, kendisine öğretilen, sunulan bilgilerin yaşamdan ne kadar kopuk olabildiğini işaret ediyor.
Sarsıcı, Düşündürücü ve Yaşayan Kitap
Başlangıçta edindiğimiz bu dünya görüşleri geçerliliğini bir ömür boyu sürdürebilir mi?
Dünyanın değişimi gün geçtikçe hızlanıyor ve yeni dünya, kendi dinamiklerini oluşturuyor, dolayısıyla bilgilerimiz sürekli değişiyor. Eskiye tutunmakta direnenlerin ve süregelen dünya düzeninin içinde yaşamaya koşullandırılanların, bu satırlarda anlatılanları kavraması zor. Kendi deneyimlerini ve sezgilerini önemseyen, Jung’un deyişiyle ‘kendi çağını yaratan’ insanın kitabıdır Kozmik Atlas. Kendini ve bizleri anlamaya, yaşamı anlamlandırmaya çalışan yazarın sezgisel dehasıyla yarattığı bir eserdir.
“Tanrı suretinde yaratılmış bir varlık olarak insan, içindeki tanrısal özü en iyi şekilde nasıl yansıtabilir?”
sorusuna okurla birlikte cevap arıyor Mehmet Levent Ünal. Sınırlı bilginin aksine sınırsız bilinmeyeni çözmeye gayret etmemiz için ilham veriyor bize. Kitabın her sayfasında derin bir rehberle yürüdüğümüzü hissettiriyor ve bize diyor ki: “Kendi yoluna uyanmaya hazır mısın?”
Yazar, içindeki tanrısal öze yabancılaşan insanın kendine nasıl yabancılaştığını örnek hikâyelerle gösteriyor. İnsan ancak kendi dünyasıyla var olur çünkü. Ölmekten korkmamızın temelinde de kendi dünyamızı kaybetme korkusu bulunmaz mı? Bu öyle bir korku ki insanı kendi benliğinden kopma sonucuna bile götürebilir.
Bilginin Ötesine Geçmek: Yeni Bir Dünya Görüşü
Kitapta incelikle yazılmış her bölüm, okuru görünenin ötesine ve kendi benliğiyle bir olmaya davet ediyor. Tıpkı Joseph Campell’in Kahramanın Sonsuz Yolculuğu’ndaki davet ya da Carl Gustav Jung’un “gölgenle yüzleş” çağrısında olduğu gibi. Kitapta; bu çağrıyı kabulün yaratacağı sonucu hiç düşünmeden göze alan, cesur, ölmeden önce defalarca ölme kararlılığını gösteren, kendini ve tüm inanç kalıplarını sınayabilen insanların deneyimleri anlatılmaktadır. Ruhun uyanışının yalnızca ölümle değil, ölmeden ölerek de mümkün olduğudur söz konusu olan. Öte yandan bu okuma deneyimi, bize, evrene ve bir insan olarak hayattaki yerimize daha başka bir açıdan bakmamızı sağlar.
Gölgeyle Yüzleşmeye Bir Davet
Bu aydınlatıcı kitap, iki ana kısımdan oluşuyor. İlk kısım 33 bölüm olup, burada Kozmik Enerji öğretisi, bu misyonu kendine görev edinen yazar tarafından okura tanıtılıyor. Kitabın ikinci kısmında ise Tanrı’yı çok uzaklarda aramayan, O’nu kendi içinde arayan kozmik yolcuların deneyimleri var. Salt bir birey gibi görünse de Tanrı’nın yani Bütün’ün tüm özelliklerini taşıyan, evrenin sırrına ve gücüne vakıf olan insanların hikâyeleri anlatılıyor. Kendini bambaşka varoluş düzeylerinde yeniden yeniden ifade eden Tanrı’nın ihtişamını buluyoruz satır aralarında. Yalnızca tek bir düşünce ile başlayan ve maddesel varoluşla yaratılan kozmosta deneyimlenen yaşamlar hepsi de.
Kitabın bu bölümünde yazarın bize sunduğu her hikâye, bir niyet cümlesi ve “gölgeyle yüzleşme” sorusuyla sonlanıyor. Bir yüzleşme, bir hesaplaşma her adımda karşımıza çıkıyor.
Kimdir suçlu, kurban kim? Dost kimdir düşman kim?
Okumayı bitirdiğinizde darmadağın olanın evren değil de kendimiz olduğunu ve kurban olarak da bir o kadar suçlu olduğumuzu kavrıyoruz. Bizi hem yeniden yaratacak hem de yok edecek olanın kendi seçimlerimiz olduğuyla yüzleşiyoruz.
Konfüçyüs’ün bir zamanlar söylediği gibi
“En zor şey, karanlık bir odada bir kara kediyi bulmaktır, özellikle odada kedi yoksa.”
Artık her şeyi geride bırakıp yeni biri olmak gerekiyorsa elbette bütünlüğünü keşfetmek insanın görevidir. Tanrı’nın değil.
İnsana ve evrene ilişkin geçmiş kalıplarımızdan farklı bakışlar sunan yazar Mehmet Levent Ünal’a teşekkür ederim.
Kozmik Atlas / YENİ MAKALELER
Kurumsal Yaşamda Tiyatro Eğitiminin Gücü
/14.11.2025
Tiyatro eğitimi, sahnenin ötesinde güçlü bir kişisel ve profesyonel dönüşüm aracıdır. Kurumsal dünyada iletişim, liderlik ve yaratıcılığı geliştiren benzersiz bir öğrenme yoludur. Oyuncu ve Yönetmen İlter Kapıcı anlatıyor:
Çalışanlarının stres yönetimine destek olmak isteyen, onlara İYİlik hediye etmek isteyen kurumlar Studio Canlı’nın yeni yıl için avantajlı paketlerinden yararlanıyor.
İki eski arkadaş Mehmet Can Yaman (Ressam) ve Can Tulay (Avukat) ile kurucuları oldukları, Studıo Masterpiece konseptinin nasıl ortaya çıktığını ve gelecek planlarını konuştuk.
Coders Lab Franchise Müdürü Grzegorz Morawski ile sektör hakkındaki düşünceleri ve Coders Lab'in pandemi sırasında karşılaşılan zorluklara nasıl ayak uydurduğu hakkında konuştuk.
Franchise sistemi bazı sektörlerde hemen tutar ve yayılır, bazı sektörlerde zorlanır, tek tük denenir, az sayıda zincir çıkar, onlar da bir türlü büyüyemez.
EN ÇOK OKUNANLAR
Bir franchise girişimcisi olmanın maliyeti nedir?
/11.08.2022
Bir franchise girişimcisi olmakla ilgileniyor ancak maliyetler hakkında hiçbir fikriniz yok mu? O zaman gelin rakamları konuşalım.
Franchising, kanıtlanmış bir iş modeliyle hızlı genişlemeyi mümkün kılarak küresel iş dünyasında devrim yaratmıştır. Sektörleri şekillendiren dünyanın en büyük franchise zincirleri hangileridir gelin birlikte bakalım.
Franchise sisteminin ışığı, ilk başta büyüleyici gelir. Markanın adı, tabelaya yazılır; mağaza açılır, raflar dolar. Fakat perde arkasında çoğu kez sessizlik başlar. Çünkü sistemin yalnızca “dışı” çalışır, içi eksiktir. Moda perakendesi gibi hızlı değişen, duyguya ve kimliğe dayalı bir sektörde, sadece mağaza açmak yetmez. Gerçek başarı, sağlam bir altyapı, güçlü bir merkez ekip ve doğru yatırımcı modellemesiyle gelir.
Türkiye’nin köklü ayakkabı markası Greyder, uluslararası pazarlardaki büyüme stratejisini Golden Franchise modeli ile güçlendiriyor; yatırımcılara Avrupa ve Amerika’da iş kurma, marka desteği ve oturum fırsatını bir arada sunuyor.
2025 yılı, küresel startup trendleri açısından yepyeni bir dönemi işaret ediyor. Yapay zeka (AI), fintech, sağlık teknolojileri (healthtech), lojistik ve sürdürülebilirlik alanlarında yaşanan büyüme, yalnızca teknoloji girişimleri için değil, franchise yatırımları ve perakende franchise modelleri için de eşsiz fırsatlar yaratıyor.